Miras Sözleşmesi Nedir ve Nasıl Düzenlenir? Türk Medeni Kanunu Kapsamında Kapsamlı Bir Rehber

Miras hukuku, bir kişinin ölümüyle malvarlığının (terekenin) kimlere, ne şekilde ve hangi oranlarda intikal edeceğini düzenleyen hukuk dalıdır. Türk Medeni Kanunu (TMK) uyarınca, mirasçıların tespiti ve mirasın paylaşımı, genellikle kanun hükümlerine (yasal mirasçılık) veya murisin tek taraflı irade beyanı olan vasiyetnameye göre gerçekleşir. Ancak, miras bırakanın iradesini açıklamasının özel bir yolu daha vardır: Miras Sözleşmesi.

Miras sözleşmesi, vasiyetnameden farklı olarak, miras bırakan ile mirasçı veya üçüncü bir kişi arasında karşılıklı irade beyanları ile kurulan, miras hukukuna özgü bir sözleşmedir. Bu sözleşme, miras bırakanın malvarlığının tamamı veya bir kısmı üzerinde tasarruf etmesine olanak tanırken, aynı zamanda mirasçı veya üçüncü kişi için de belirli haklar ve yükümlülükler doğurabilir. Özellikle aile içi anlaşmazlıkların önüne geçmek, belirli bir mirasçıya veya kişiye özel bir miras bırakmak ya da mirasçılık haklarından feragat etmek gibi durumlarda miras sözleşmesi önemli bir araç olarak kullanılır.

Bu makalede, miras sözleşmesinin ne olduğu, hukuki niteliği, türleri (olumlu/olumsuz miras sözleşmesi), miras sözleşmesinin geçerlilik şartları, nasıl düzenlendiği (şekil şartları), miras sözleşmesinin miras bırakanın iradesini sınırlaması, sözleşmeden dönme ve iptal halleri ile miras sözleşmesinin mirasın paylaşımına etkileri Türk Medeni Kanunu hükümleri çerçevesinde kapsamlı bir şekilde incelenecektir. Amacımız, miras sözleşmesi hakkında doğru ve eksiksiz bilgi sağlayarak, miras planlaması yapmak isteyen kişilere yol göstermektir.


1. Miras Sözleşmesi Nedir? Hukuki Niteliği ve Vasiyetnameden Farkı

Miras sözleşmesi, Türk Medeni Kanunu’nun 527. ve devamı maddelerinde düzenlenen, miras bırakan ile bir başka kişi (mirasçı veya üçüncü kişi) arasında yapılan, miras bırakanın vefatından sonra hüküm ifade edecek şekilde malvarlığı üzerinde tasarruf etme amacını taşıyan bir sözleşmedir.

Hukuki Niteliği:

  • Çift Taraflı Hukuki İşlem: Vasiyetnameden en önemli farkı, tek taraflı bir irade beyanı olmamasıdır. Miras sözleşmesi, miras bırakan ile diğer tarafın (lehine miras bırakılan veya miras hakkından feragat eden) karşılıklı ve uyumlu irade beyanlarıyla kurulur. Bu nedenle, sözleşmeden dönme de tek taraflı olarak değil, belirli şartlara tabidir.
  • Ölüme Bağlı Tasarruf: Miras sözleşmesinin hükümleri, miras bırakanın sağlığında değil, vefatından sonra hüküm ifade eder. Ancak, sözleşme miras bırakanın sağlığında kurulur.
  • Miras Bırakanın Tasarruf Yetkisini Sınırlandırması: Miras sözleşmesi ile miras bırakan, ölümünden sonra malvarlığının belirli bir kısmının veya tamamının akıbeti hakkında bağlayıcı bir taahhüt altına girer. Bu, onun sağlığında dilediği gibi tasarruf etme yetkisini (örneğin bağış yapma) kısmen sınırlayabilir.

Vasiyetnameden Temel Farkları:

ÖzellikMiras SözleşmesiVasiyetname
Kuruluş Şekliİki veya daha fazla tarafın irade beyanı ile sözleşmeTek taraflı irade beyanı
BağlayıcılıkMiras bırakan sağlığında bağlayıcıdır, tek taraflı dönme zordurMiras bırakan sağlığında her zaman serbestçe dönebilir
Şekil ŞartıResmî vasiyetname şeklinde, iki tanık huzurundaResmî, el yazılı veya sözlü olabilir
İptal/DönmeKarşılıklı anlaşma, tek taraflı haklı sebep, davaMiras bırakanın serbest iradesiyle her zaman

E-Tablolar’a aktar


2. Miras Sözleşmesi Türleri

Miras sözleşmeleri, içeriğine göre iki ana başlık altında incelenebilir:

2.1. Olumlu Miras Sözleşmesi (Mirasçı Atama/Belirli Mal Vasiyeti Sözleşmesi – TMK Madde 527)

Bu tür miras sözleşmesi ile miras bırakan:

  • Mirasçı Atama: Bir kişiyi (yasal mirasçısı olsun veya olmasın) mirasçı olarak atayabilir. Örneğin, “Benim vefatım halinde, kızıma şu taşınmazımı bırakıyorum” şeklinde bir mirasçı ataması.
  • Belirli Mal Vasiyeti: Mirasının bir kısmını veya belirli bir malını (örneğin, bir ev, bir miktar para, bir otomobil) bir kişiye bırakmayı taahhüt edebilir. Bu durumda, lehine belirli mal bırakılan kişi mirasçı değil, vasiyet alacaklısı (belirli mal vasiyeti alacaklısı) olur.
    • Örnek: “Bana bakan Ayşe’ye, ölümüm halinde Çeşme’deki yazlığımı bırakmayı kabul ediyorum.”

Olumlu miras sözleşmesi ile miras bırakan, yasal mirasçıların saklı paylarına tecavüz etmediği sürece, malvarlığı üzerinde dilediği gibi tasarruf edebilir. Ancak, sözleşme ile bağlandığı için, bu sözleşmeye aykırı sağlararası tasarruflar (örneğin, sözleşmeyle bırakmayı taahhüt ettiği malı başkasına bağışlamak) belirli durumlarda sorun yaratabilir.

2.2. Olumsuz Miras Sözleşmesi (Mirasçılıktan Feragat Sözleşmesi – TMK Madde 528)

Bu tür miras sözleşmesi ile miras bırakan ile mirasçı, mirasçının gelecekteki miras haklarından tamamen veya kısmen feragat etmesi konusunda anlaşırlar.

  • Feragat Eden: Gelecekteki bir mirasçı (yasal veya atanmış).
  • Feragat Edilen Hak: Mirasçılık sıfatı ve/veya miras payı.
  • Karşılık: Genellikle bir karşılık (bedel) ödenir. Bu bedel feragat edene ödenir.
  • Sonuç: Miras bırakanın ölümü halinde, feragat eden kişi, feragat ettiği oranda mirasçı olamaz. Diğer mirasçılar, feragat edenin payından sanki o mirasçı yokmuş gibi faydalanır.
  • Altsoya Etkisi: Eğer feragat sözleşmesinde aksine bir hüküm yoksa, feragat edenin altsoyu (çocukları, torunları) da mirasçılık haklarından feragat etmiş sayılır.

Örnek: “Baba, oğlu Ali ile yaptığı miras sözleşmesiyle, Ali’nin kendisinden intikal edecek miras payından, babasının sağlığında kendisine ödenen 500.000 TL karşılığında feragat etmesini kabul etmiştir.”


3. Miras Sözleşmesinin Geçerlilik Şartları ve Düzenlenmesi (Şekil Şartları)

Miras sözleşmesi, sıkı şekil şartlarına bağlı bir hukuki işlemdir. Bu şartlara uyulmaması, sözleşmenin kesin hükümsüzlüğüne (geçersizliğine) yol açar.

Geçerlilik Şartları:

  1. Miras Bırakanın Tasarruf Ehliyeti: Miras bırakanın, miras sözleşmesini yaptığı sırada ayırt etme gücüne sahip olması, ergin olması ve kısıtlı olmaması gerekir (TMK Madde 503). Akıl hastalığı, bunama, yaşlılığa bağlı hafıza kaybı gibi durumlar ayırt etme gücünü etkileyebilir.
  2. Sözleşmenin Karşı Tarafının Ehliyeti: Sözleşmenin diğer tarafı (lehine miras bırakılan veya feragat eden), sözleşme yapma ehliyetine (fiil ehliyeti) sahip olmalıdır.
  3. Hukuka ve Ahlaka Aykırı Olmaması: Sözleşme içeriği, emredici hukuk kurallarına, kamu düzenine ve ahlaka aykırı olmamalıdır.

Şekil Şartları (TMK Madde 534): Miras sözleşmesi, resmî vasiyetname şeklinde düzenlenir. Bu, şu anlama gelir:

  • Resmi Memur Huzurunda: Sözleşme, Noter, Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi veya Kanunla yetkilendirilmiş başka bir memur (tapu memuru gibi) huzurunda yapılır. Uygulamada en çok Noterler tercih edilir.
  • İki Tanık Huzurunda: Resmi memurun yanı sıra, miras sözleşmesi iki tanık huzurunda yapılmak zorundadır. Tanıklar, miras bırakanın ve diğer tarafın iradelerinin serbestçe açıklandığına ve okunan belgenin onların son arzularını yansıttığına tanıklık ederler.
    • Tanıkların Nitelikleri: Tanıklar, ayırt etme gücüne sahip ve ergin olmalıdır. Ayrıca, miras bırakanın eşi, üstsoyu (anne, baba, dede, nine), altsoyu (çocuk, torun), kardeşleri ile bu kişilerin eşleri tanık olamaz. Ayrıca, resmi memurun, sözleşmenin diğer tarafının ve yasal mirasçıların eşleri, üstsoyu, altsoyu ve kardeşleri de tanık olamaz.

Düzenleme Süreci (Özetle):

  1. Taraflar (miras bırakan ve diğer taraf) Noter’e başvurur.
  2. Noter, tarafların kimliklerini ve ayırt etme güçlerini tespit eder.
  3. Tarafların arzuları, Noter tarafından sözleşme metnine dökülür veya tarafların hazırladığı metin Noter tarafından okunur ve onaylanır.
  4. Metin, miras bırakan ve diğer tarafça okunur ve imzalanır.
  5. İki tanık, sözleşmenin tarafların önünde okunduğuna ve imzalandığına dair şahitlik eder ve kendileri de imzalar.
  6. Noter, sözleşmeyi tasdik eder ve bir örneğini taraflara verir.

4. Miras Sözleşmesinin Miras Bırakanın Tasarruf Yetkisini Sınırlaması

Miras sözleşmesi ile miras bırakan, ölüme bağlı bir tasarrufta bulunduğu için, bu sözleşme onun sağlığındaki bazı tasarruf yetkilerini kısmen sınırlar.

  • Miras bırakan, miras sözleşmesiyle bir malını bir kişiye bırakmayı taahhüt etmişse, sağlığında o mal üzerinde tasarruf edebilir (örneğin satabilir veya bağışlayabilir). Ancak, bu tasarruf, sözleşme ile bağlandığı kişiyi zarar uğratırsa, lehine miras bırakılan kişi, miras bırakanın vefatından sonra tazminat davası açabilir.
  • Dönme Hakkı: Miras bırakan, miras sözleşmesinden tek taraflı olarak dönemez. Ancak, sözleşmenin karşı tarafı, miras bırakanın miras sözleşmesinden doğan borçlarını yerine getirmezse, miras bırakan tek taraflı olarak sözleşmeden dönebilir. Bu durum, Borçlar Kanunu’ndaki genel dönme hükümlerine tabidir.

5. Miras Sözleşmesinden Dönme ve İptal Halleri

Miras sözleşmesi, niteliği gereği bağlayıcı olduğundan, vasiyetname gibi serbestçe geri alınamaz. Ancak belirli durumlarda sözleşmeden dönme veya sözleşmenin iptali mümkündür:

5.1. Sözleşmeden Dönme (Fesih)

  1. Tarafların Karşılıklı Anlaşmasıyla: Miras bırakan ile sözleşmenin diğer tarafı, karşılıklı ve uyumlu irade beyanlarıyla (yine resmî şekilde) miras sözleşmesini her zaman fesh edebilirler (TMK Madde 542/1).
  2. Tek Taraflı Dönme (Haklı Sebep):
    • Sözleşmeye Aykırılık: Sözleşmenin karşı tarafı, miras sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini (örneğin, miras bırakanın bakımını üstlenme gibi) yerine getirmezse veya miras bırakanın mirasına ilişkin sözleşmeden doğan beklentilerini ortadan kaldırırsa, miras bırakan tek taraflı olarak sözleşmeden dönebilir (TMK Madde 542/2). Bu, Borçlar Kanunu’ndaki (TBK Madde 125) genel dönme hükümlerine benzerdir.
    • Mirastan Yoksunluk Hali: Miras bırakan, miras sözleşmesiyle mirasçı olarak atadığı kişinin, miras bırakan veya yakınlarına karşı ağır bir suç işlemesi gibi mirastan yoksunluk nedenlerini oluşturması halinde, tek taraflı olarak sözleşmeden dönebilir (TMK Madde 578).
    • Dönme Şekli: Bu tek taraflı dönme, resmî vasiyetname şekline uygun bir beyanla veya noter aracılığıyla diğer tarafa bildirimle yapılır.
  3. Miras Bırakanın Ölümü: Miras bırakanın ölümüyle sözleşme hükümleri icra edilebilir hale gelir, ancak bu durum kendiliğinden bir dönme nedeni değildir.

5.2. Sözleşmenin İptali (İptal Davası)

Miras sözleşmesinin geçersizliğine ilişkin iptal davası açılabilir. İptal nedenleri vasiyetnamedeki iptal nedenlerine benzerdir (TMK Madde 557):

  • Ehliyetsizlik: Miras bırakanın veya diğer tarafın sözleşme anında tasarruf ehliyetine sahip olmaması.
  • Şekil Noksanlığı: Miras sözleşmesinin kanunda öngörülen resmî şekil şartlarına (Noter, tanıklar vb.) uyulmadan yapılması.
  • İrade Sakatlığı: Sözleşmenin miras bırakanın iradesi sakatlanarak (hata, hile, tehdit, cebir) yapılması.
  • Hukuka veya Ahlaka Aykırılık: Sözleşmenin içeriğinin emredici hukuk kurallarına, kamu düzenine veya ahlaka aykırı olması.

İptal Davası: Miras sözleşmesinin iptali için, iptal nedeninin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıl ve her halde miras bırakanın ölümünden itibaren 10 yıl (iyiniyetli davalılarda 5 yıl) içinde Sulh Hukuk Mahkemesi’nde dava açılması gerekir.


6. Miras Sözleşmesinin Mirasın Paylaşımına Etkileri

Miras sözleşmesi, miras bırakanın iradesini yasal mirasçılık paylarından farklı şekilde yönlendirme gücüne sahip olduğu için, mirasın paylaşımında önemli etkilere sahiptir:

  • Yasal Mirasçıların Payı: Eğer miras sözleşmesiyle bir mirasçı atanmış veya belirli bir mal vasiyet edilmişse, bu durum yasal mirasçıların paylarını azaltabilir. Ancak miras bırakanın saklı paylı mirasçıların (altsoy, eş, anne-baba) saklı paylarına tecavüz etmemesi gerekir. Saklı paylara tecavüz varsa, mirasçılar tenkis davası açarak saklı paylarını talep edebilirler.
  • Mirastan Feragat Edenin Durumu: Mirasçılıktan feragat sözleşmesi varsa, feragat eden kişi, miras bırakanın ölümünde mirasçı olamaz ve miras payı diğer mirasçılara (aksi kararlaştırılmadıkça feragat edenin altsoyu dahil) geçer.
  • Veraset İlamı: Miras sözleşmesinin varlığı, veraset ilamının (mirasçılık belgesi) düzenlenmesinde de dikkate alınır. Noterler ve mahkemeler, miras sözleşmesini de değerlendirerek mirasçılık belgesini düzenlerler.
  • Terekenin Tasfiyesi: Mirasın açılmasıyla birlikte, miras sözleşmesindeki hükümler terekenin tasfiyesi ve paylaşımı sırasında uygulanır. Lehine miras bırakılan kişi vasiyet alacaklısı ise, vasiyet edilen malın kendisine teslimini diğer mirasçılardan isteyebilir.

7. Miras Sözleşmesinin Avantajları ve Dezavantajları

Avantajları:

  • Daha Güçlü Bağlayıcılık: Vasiyetnameye göre miras bırakanın iradesini daha kesin ve bağlayıcı bir şekilde korur. Tek taraflı iptali veya dönülmesi zordur.
  • Karşılıklı Menfaat Sağlama: Özellikle bakım borcu karşılığı miras gibi durumlarda, taraflar arasında karşılıklı menfaat sağlama ve anlaşmazlıkları önleme potansiyeli sunar.
  • Mirasçılıktan Feragat İmkanı: Mirasçılıktan feragat, sadece miras sözleşmesi ile mümkündür. Bu, miras bırakanın mirasçı sayısını veya paylarını düzenlemesine olanak tanır.
  • Önceden Planlama: Miras bırakanın malvarlığının gelecekteki akıbeti hakkında önceden ve net bir planlama yapmasını sağlar.

Dezavantajları:

  • Katı Şekil Şartları: Resmi şekilde ve iki tanık huzurunda yapılması zorunluluğu, düzenleme sürecini karmaşıklaştırabilir.
  • Sınırlı Geri Alınabilirlik: Miras bırakanın sağlığında fikir değiştirmesi durumunda, sözleşmeden dönmek veya iptal etmek vasiyetnameye göre çok daha zordur.
  • Miras Bırakanın Tasarruf Özgürlüğünü Sınırlama: Sözleşme ile bağlandığı için, miras bırakanın sağlığındaki malvarlığı üzerindeki tasarruf özgürlüğünü kısmen kısıtlayabilir.
  • Saklı Pay Sorunu: Yasal mirasçıların saklı paylarına tecavüz edilmesi durumunda, mirasın açılmasından sonra tenkis davalarına yol açabilir.

Sonuç

Miras sözleşmesi, Türk Medeni Kanunu’nda miras bırakanın ölüme bağlı tasarruflarını düzenlemesinin özel ve bağlayıcı bir yoludur. Vasiyetnameden farklı olarak, miras bırakan ile diğer tarafın karşılıklı irade beyanlarıyla ve resmî şekil şartlarına (Noter huzurunda ve iki tanıkla) uygun olarak düzenlenmesi zorunludur. Olumlu miras sözleşmesi ile mirasçı atanabilir veya belirli mal vasiyet edilebilirken, olumsuz miras sözleşmesi ile mirasçılıktan feragat edilebilir.

Miras sözleşmesi, miras bırakanın iradesini vasiyetnameye göre daha güçlü ve bağlayıcı bir şekilde güvence altına alması açısından önemli bir araçtır. Ancak bu bağlayıcılık, miras bırakanın sağlığındaki tasarruf özgürlüğünü kısmen kısıtlayabilir ve sözleşmeden dönme veya iptal halleri sınırlı ve belirli hukuki şartlara tabidir. Miras planlaması yaparken, yasal mirasçıların saklı payları ve miras sözleşmesinin potansiyel etkileri dikkatlice değerlendirilmelidir. Bu karmaşık hukuki süreci doğru yönetmek ve hak kayıplarının önüne geçmek için mutlaka bir miras hukuku alanında uzman avukattan hukuki destek almak büyük önem taşımaktadır.


Sık Sorulan Sorular

  1. Miras sözleşmesi nedir? Miras bırakan ile mirasçı veya üçüncü bir kişi arasında yapılan, miras bırakanın ölümünden sonra hüküm ifade edecek şekilde malvarlığı üzerinde tasarruf etme amacını taşıyan çift taraflı bir hukuki sözleşmedir.
  2. Miras sözleşmesi ile vasiyetname arasındaki temel fark nedir? Vasiyetname tek taraflı bir irade beyanı olup miras bırakan tarafından her zaman serbestçe geri alınabilirken, miras sözleşmesi iki tarafın karşılıklı iradesiyle kurulur ve tek taraflı olarak serbestçe geri alınamaz, daha bağlayıcıdır.
  3. Miras sözleşmesi nasıl düzenlenir? Şekil şartları nelerdir? Miras sözleşmesi, resmî vasiyetname şeklinde düzenlenmek zorundadır. Bu, Noter veya Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi gibi resmî memur huzurunda ve iki tanık eşliğinde yapılması gerektiği anlamına gelir.
  4. Miras sözleşmesi ile bir kişiyi mirasçı atayabilir miyim? Evet, olumlu miras sözleşmesi ile yasal mirasçınız olmasa bile bir kişiyi mirasçı olarak atayabilir veya belirli bir malınızı ona bırakmayı taahhüt edebilirsiniz.
  5. Mirasçılıktan feragat sözleşmesi nedir? Bir mirasçının, miras bırakanın sağlığında onunla yaptığı sözleşme ile gelecekteki miras hakkından (genellikle bir bedel karşılığında) tamamen veya kısmen vazgeçmesidir.
  6. Mirasçılıktan feragat sözleşmesi, feragat edenin çocuklarını da etkiler mi? Evet, feragat sözleşmesinde aksine bir hüküm yoksa, feragat edenin altsoyu (çocukları, torunları) da mirasçılık haklarından feragat etmiş sayılır.
  7. Miras sözleşmesini tek taraflı olarak bozabilir miyim (dönme/fesih)? Genellikle hayır. Ancak, sözleşmenin karşı tarafı yükümlülüklerini yerine getirmezse veya mirastan yoksunluk hali oluşursa, miras bırakan tek taraflı olarak resmî şekilde sözleşmeden dönebilir. Karşılıklı anlaşma ile her zaman feshedilebilir.
  8. Miras sözleşmesi hangi durumlarda iptal edilebilir? Miras bırakanın ehliyetsizliği, şekil noksanlığı, irade sakatlığı (hata, hile, tehdit) veya sözleşmenin hukuka/ahlaka aykırı olması durumlarında iptal davası açılabilir.
  9. Miras sözleşmesi iptal davası açma süresi ne kadardır? İptal nedeninin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıl ve her halde miras bırakanın ölümünden itibaren 10 yıl (iyiniyetli davalılarda 5 yıl) içinde dava açılmalıdır.
  10. Miras sözleşmesi, yasal mirasçıların saklı paylarını etkiler mi? Evet, miras sözleşmesiyle yapılan tasarruflar saklı paylı mirasçıların (altsoy, eş, anne-baba) saklı paylarına tecavüz ediyorsa, mirasçılar tenkis davası açabilirler.
  11. Miras sözleşmesi yapılırken tanıkların nitelikleri önemli midir? Evet, tanıklar ayırt etme gücüne sahip, ergin olmalı ve miras bırakanın veya sözleşmenin diğer tarafının eşi, üstsoyu, altsoyu, kardeşleri olmamalıdır.
  12. Miras sözleşmesi ile bırakılan bir malı, miras bırakan sağlığında satabilir mi? Evet, miras bırakan sağlığında malı satabilir. Ancak bu satış, sözleşme ile kendisine mal bırakılacak kişiyi zarara uğratmışsa, o kişi miras bırakanın vefatından sonra tazminat davası açabilir.
  13. Miras sözleşmesinin avantajları nelerdir? Vasiyetnameye göre daha güçlü bağlayıcılık, karşılıklı menfaat sağlama potansiyeli, mirasçılıktan feragat imkanı ve mirasın önceden net bir şekilde planlanabilmesi.
  14. Miras sözleşmesi yaparken hukuki destek almak neden önemlidir? Sıkı şekil şartlarına uyulması, hukuki sonuçların doğru değerlendirilmesi, saklı paylar gibi hassas konuların göz önünde bulundurulması ve olası hukuki ihtilafların önlenmesi için miras hukuku konusunda uzman bir avukattan destek almak hayati önem taşır.
  15. Miras sözleşmesi ile vasiyetnameyi aynı anda yapabilir miyim? Evet, bir kişi hem miras sözleşmesi hem de vasiyetname düzenleyebilir. Ancak vasiyetnamenin hükümleri miras sözleşmesine aykırı olamaz. Eğer miras sözleşmesi ile vasiyetname arasında çelişki olursa, miras sözleşmesi hükümleri üstün tutulur.

Tags:

No responses yet

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Latest Comments

Görüntülenecek bir yorum yok.